Dr.Öğr.Gör. Emrah YILMAZ
Türk dilinin bütün alt unsurlarıyla zaman çizgisinde belli dönemlere ayrılmasında, iç ve dış tarihinin incelenmesinde ve muhtemel yaşının hesaplanmasında referans noktası en eski yazılı belgelerimiz ve etkileşimde olduğumuz toplumların ilgili kayıtları olmuştur. Bu bağlamda Köktürklerden kalan yazıtlar ve öncesinde Çin yıllıkları gibi Türk dilinin metinler üzerinden takip edilebilen ilk evresindeki lengüistik veriler, kadim zamanda teşekkül eden bir öz kültürün ve çok daha yüksek edebî bir dilin varlığına işaret etmektedir. Bilindiği üzere Altay dilleri teorisi, Türk dilinin tarihi dönemleri ve Türk lehçelerinin tasnifi konusu; Strahlenberg, Schott, Castrén, Berezin, İlminskiy, Radloff, Ramstedt, Samoyloviç, Németh, Polivanov, Clauson, Räsänen, Poppe, Gombocz, Kotwicz, Ligeti, Grønbech, Baskakov, Menges, Korş, Şçerbak, Pritsak, Deorfer, Rona-Tas, Schönig, Emre, Caferoğlu, Arat, Eren, Tuna, Tekin gibi pek çok bilim adamınca bazı ses denklikleri üzerinden dilbilimsel yöntemlerle tartışılmıştır. Bu çalışmada dil bilimcilerin ulaştığı dilsel veriler üzerinden Türk dilinin diyalektal sınıflandırılmasında ölçüt olarak kullanılan söz başı /y-/ sesinin gelişim ve değişim evreleri ile modern yazı dillerindeki genel görünümü üzerinde durulmuştur.