Begmırat GEREY
Türkmen milletinin millî şairi ve büyük düşünürü Mahtumkulu Firâkî, aziz halkının hikmetle ifade ettiği “az olsun, uz olsun” çağrısına uyarak dünya ve insan hayatının tüm yönlerine dair az sayıda ama ölümsüz şiirler miras bırakmıştır. Büyük Rus âlimi Bertels, tam da bu gerçeği göz önünde bulundurarak gayet isabetli ve hakkaniyetli bir tespitle onun dîvânını “Cemşit’in kadehi” olarak nitelendirmiştir. Mahtumkulu, bu büyük işi başarmak için bir taraftan milletimizin binlerce yıllık tarih atölyesinde damıtarak ortaya koyduğu “az olsun, uz olsun” atasözünden ve halk edebiyatından istifade etmiş; diğer taraftan muhayyilesindeki engin düşünceleri ifade etmek için tüm Doğu edebiyatında ve belki de dünyada sembol hâline gelmiş isimleri ve her birinin ardında derin anlamlar yatan kavramları, terimleri son derece yerinde kullanabilmiştir. Bu sebeple onun pek çok şiirini, özellikle de felsefi düşüncelerini halka daha açık bir şekilde anlatmak için birçok kitap yazılabilir ve yazılması gerektiğini düşünüyorum. Firâkî de “Mahtumkulu sözüm kısa, şerhi çok” diyerek bu hakikate dikkat çekmiştir. Belki de büyük Mahtumkulu, kısa ve kaygılı hayatında sevdiklerine öğüt vermek ve nasihat etmek için az ve öz veya kendi ifadesiyle söylersek “kısa ama şerhi çok” yöntemini kullanmak zorunda kalmıştır.